Çayı döktüm


Sadece oturuyorum, suçun bende olması imkansızken amca kozmik bir güçle bana hükmetmeye başlıyor. E ben de boş durmuyorum, bir yandan sigaramın dumanı gözümü bozuyor, bir yandan amcanın sözleri midemi bulandırıyor. Herkes her zaman böyledir fakat amca bugün bir garipti. Uzun zamandır çay tutuşumdan küfür yememiştim. Canın sağolsun haznemden yeterince çıkardığımı düşündüm bir yerden sonra canına övgüleri. Napayım bu saatten sonra... Amcam  simsiyah bıyıklarında tuttuğu emekleri görmediğimi sandı. Göz altları, burnunun yağ birikintileri, alnıyla saçlarının birleşim alanı, yüzde duran orantısız birkaç tüy. En çok da nasırlı ellerinin altındaki okşama yeteneği. Hafifliğin en hafif hali. Kaç kere sevdin oğlunu ve kızını o ellerinle? Kaç kere kadınına dokundun ve güven verdin? Kaç kere de hiçe saydın narinliğini ve geçirdin yumruklarını fitnecilere?
Zihnim amcayla bütünleşti gibi hissediyorum da ağzımdan çıkan tek laf canın sağolsun oluyor. Teninde dalgalanan müzikler var hepsini görüyorum amca. Farketmiyorsun ama... Ama bunu söyleyip nasıl saygısızlık ederim ki sana. Ağzımdan çıkan tek şey: canın sağolsun. 
-*Çık, çık, çık, çık!
Derin bir nefesle tüm zihnimden kurtuluyorum. Paketimden uzattığım sigara amcanın görüşüyle temas kurduğunda farklı bir his kapladı ama tanımlayamadım ne kendime, ne bana. Yeniden bir kıpırdanışım oluyor da nefes alamıyorum. Boynum fazlaca gerilerek sağa sola bakmaya başlıyor. Bir yandan da amca hala paketle diyalogda. Bak tamam da bir şey yap kafayı yiyorum burda! Allah'ını seversen...
Peşime düşmüş gibisin amca, düşüncelerimi geri alasım geliyor şu an! Kime bu kadar öfke ve kin dolu oldun hayatında! Irgalar mı amca sence, ne sanıyorsun?! 
-*Çık, çık, çık, çık!
Aldı da içiyor şu an, helal olsun, nihayet. Şaka felan yapmıyorum anlamana sevindim. Tamam o zaman cidden canın sağolsun senin! Çayımı keyifle yudumlamaya götürüyorum elimi fazlaca sıcak olsa da. Ne olacak sıcaksa? Karşımda böyle güzel bir amca var da bundan mı korkacağım? Lav olsa içerim ciddiyim senin karşında. Saçma yerlerde soğuk çay da içtik, yaradı mı he? Bittiyse konuşman çayımı içicem artık amca, soğusa da farketmez zaten ama içesim var ya... 
Ama yakışıklı adamsın. Nereli olduğunu unuttum kafam durdu ama nereden olursan ol oranın en delikanlısı değilsen delik aç alnıma o kadar diyorum! 
-*Çık!
Çay kötü, peşimde binlerce dert, kafam dolu, otu boku, paradoks kokuları ama karşımda amcam. Önemsiz hepsi şu an boşversene sen! Ne güzelsin şu an bak bi. Ölsen ne yazar kalkınca masadan hemen sonra. Güzel geçti diyeceksin. Cennete de girerim ben bu saatten sonra. Örtüdeki elim bile sevinçte ki bunu hissediyorum, sadece bir ara hissedemedim o da yanlış anlamışım amcayı. Amca da düşünmeyecek mi alsam mı almasam mı diye? Tanımıyor beni ve uzatıyorum paketi. Kafama çalsa yeridir. Neci olduğum belli değil içine ne koydum belli değil kimliğim belli değil şeklim şemalim dışında bir şey belli değil tabi düşünecek. Ama ağzını açmadı yine de. Bu yüzden iyi bir insansın sen. Sana başka ne diyeyim? Yollarına kul olsun bütün gün ışıkları.
-*Çık, çık, çık!
Amca ben gidiyorum artık, yolcu yolunda gerek. Uzun yol gideceğim. Kendine gerçekten iyi bakmana gerek yok. Sana her şey iyi bakacak zaten. Ama fazla yorma kendini hayatla. Bıyıklarına yük binmesin samimi söylüyorum ağlarım. Karakterine çamur sıçratacak her şeyden tenzih ol. Çayını da sigaranı da coşkuyla iç. Hakkındır senin, hakkındır senin der her yanında olan şanslı insan zaten. Ben de diyorum şimdi fakat önceden hiç tanışmasak da. Yanındakiler yıllarca durup da şansını kazanmış ama ben kahvehaneye oturan sıradan biriyim. Gerçek şans da belki budur.

Kalkarken çayı döktüm. Dağ başında üstümdeki lekeyi ne çıkarabilirim ama çığlıklarımı özgürce attım. Keşke yanımda amca olsaydı. Neyse, hala zihnimdesin sen. 

farklı bir his kapladı ama tanımlayamadım ne kendime, ne bana.

Yorumlar

Popüler Yayınlar